Her eve bir baz istasyonu devri geliyor
İç mekan kapsama alanını geliştirmeyi hedef alan düşük maliyetli hücresel baz istasyonları olan femtocell'ler tüm dünyada mobil operatörlerin ilgisini çekiyor. Son birkaç ay içinde pazar, bekleme sürecinde olan denemeler, yeni RFP'ler (kotasyon talepleri) ve olurluk kanıtı ortaklıklara dair raporlarla adeta patlama yaşadı.
Örneğin haziran ayında Japonya'dan Softbank yedi sağlayıcı ile birlikte altı ay sürecek olan bir 3G-femtocell teknolojisi denemesi başlattı. Rakip firma NTT DoCoMo ise konut ve işletmelerden oluşan tüketicileri için, zemin katta yer alan veya çok yüksekte yer alan dükkanlar gibi kapalı mekan ortamlarda W-CDMA alımını arttırmaya yönelik olarak femtocell baz istasyonları (DoCoMo ve üçüncü şahıs bir sağlayıcı ile ortaklaşa geliştirilecek) kurmayı planlıyor.
Avrupa'da ise Vodafone kombine bir Wi-Fi ve HSPDA femtocell çözümü için oldukça geniş kapsamlı bir RFP (kotasyon talebi) yayınladı ve katılımcıları seçme aşamasına oldukça yaklaştı. Mobil devi, Ubiquisys ve ip.access ile denemeler sürdürmekte ve yakın zamanda çok daha geniş kapsamlı bir denemeye geçmeyi planlıyor.
Aynı zamanda femtocell teknoloji sağlayıcıları da ürün geliştirmelerine hız vermiş durumdalar. ip.acess ve Ubiquisys gibi şirketlerin laboratuar ortamında çalışan ürünleri var ve ticari sunumlarını 2008 yılında gerçekleştirmeyi planlıyorlar.
Aralarında Alcatel-Lucent, Ericsson, Motorola ve Nokia Siemens Networks'ün (NSN) de bulunduğu büyük Telekom ekipman üreticileri de operatör talebini karşılamak üzere femto erişim çözümleri geliştirdiler. Örneğin NSN, sağlayıcı-spesifik 3G Femto ev erişim ürünü geliştirdiğini duyurdu ve yığınsal bir çözüm geliştirmek üzere Thomson ile bir ortaklık anlaşması yaptı.
NSN'in Asya-Pasifik teknoloji sorumlusu Mike Murphy, şirketin 2008'in ilk yarısında operatörler ile bölgesel denemeler gerçekleştirmeyi, 2008'in üçüncü çeyreğinde ise ticari bir konuşlandırma gerçekleştirmeyi planladığını açıkladı. Femtocell'lerin kurulumunda Softbank ile birlikte çalışan birkaç sağlayıcıdan birisi olan Motorola da femtocell ile ilgili aktiveteler konusunda bir dizi diğer Asyalı operatör arasında yerini aldı. Internet arama devi Google bile, femtocell baz istasyonları üretiminde anahtar bir firma olan Ubiquisys'e yaptığı yatırım ile femtocell pazarında olası fırsatlar peşinde olduğunu gösteriyor.
Prensipte femcotell'ler GSM, W-CDMA/HSPA, cdma2000 1x EV-DO, LTE, WiMAX ve WiBro'nun da dahil olduğu pek çok kablosuz teknolojisine uygulanabilir. Ancak uzmanlar 3G tüketici pazarının femtocell'ler için en büyük fırsatı oluşturduğu görüşünde.
ip.acces şirketinin pazarlama bölümü başkan yardımcısı Andy Tiler ise 3G'nin daha yüksek frekanslarda işlem görmesinin (2G'ye kıyasla) radyo sinyallerinin binalara girişini çok çok fazla zorlaştırdığını ifade ediyor. Bu durum da 3G servislerini, özellikle de mobil TV gibi yüksek hızda veri aktarım servislerini evlerinde kullanmak isteyen tüketicileri çileden çıkartıyor.
Tiler'a göre hali hazırdaki mikro-hücresel teknoloji ile kıyaslandığında femtocell'ler, fiziksel olarak daha küçük birimler, daha etkin bir network ve daha düşük maliyetler gibi birçok avantaj sağlamakta. Mobil operatörler evlerde düşük maliyetli yüksek kaliteli iç-mekan kapsaması sağlamak üzere hali hazırdaki makro-hücresel networklerini genişletmek yerine, mobil çekirdek-networklerine DSL (veya geniş-bant) toplayıcıları (backhaul) ekleyerek femtocell baz istasyonlarını kullanabilirler.
Operatörlerin söz konusu teknolojiyi desteklemelerinin bir nedeni ise büyük miktarlardaki maliyet tasarrufları. Bir operatör için 3G femtocell'lerin geniş alanlarda konuşlandırılması, trafiğin makro-hücrelerden sabit geniş-bant networklerine aktarılmasında yardımcı olabilir ve böylece de bina içi kapsama sorununu gidermek için operatörlerin daha fazla dış-mekan baz istasyonu yatırımında bulunmaları gerekmez.
DSL aracılığı ile evlerde toplayıcı (backhaul) temelinin kullanılmasının, geleneksel mikro-hücreler ve makro-hücreler ile sağlanan işlemler ve site kiralama işlemlerinde kayda değer oranda toplayıcı maliyeti tasarrufu sağlayacağı bildiriliyor. Bu tasarrufun, kablosuz bir geniş-bant erişim networkünün toplam sermaye giderlerinin (capex) % 30 ila 40'ı olabildiği hesaplanıyor. Enerji maliyetinde de önemli bir tasarruf sağlanıyor.
ABI Research firmasına göre 2012 yılı itibarıyla toplayıcı (backhaul) ve enerji maliyetlerindeki tasarruf 70 milyar doları bulabilir. Söz konusu değerlendirme tüm dünyada 150 milyon kullanıcıya hizmet eden 70 milyon femtocell'in kurulduğu varsayımıyla gerçekleştirildi.
Maliyet azaltma yanı sıra, femtocell'lerin mobil operatörler için başka potansiyel faydalar da sağlayacağı öngörülüyor. Bunlar arasında geliştirilmiş mobil veri hizmetleri ve sabit geniş-bant hizmetlerinin yanı sıra, ses gelirlerinde artış, grup üyelikleri ve ev femtocell'lerini temel alan tarifelerden gelen faydalar yer alıyor. Bir örnek olarak Vodafone ev bölgelerinde lokasyon faturalandırmasını planlayarak kullanıcı kapasitesini arttırmak üzere femtocell'leri kullanmayı hedefliyor. Örneğin aynı evden iki kişi Vodafone abonesi olursa taşıyıcı şirket o konuta bir femtocell verebilecek.
Femtocell'lerin ayrıca UMA temelli olanlar gibi birleştirilmiş hücresel/Wi-Fi hizmetlerine karşı bir alternatif sağlayacağı düşünülüyor. Mobil operatörler bu sayede UMA-temelli servisler gibi, ev içi aramalarda düşük fiyatlı, ev dışına olan aramalarda ise yüksek fiyatlı tarifeler sunabilecekler. Ayrıca, femtocell çözümünün avantajlarından birisinin, kullanıcıların mobil cihazlarını değiştirmek zorunda kalmadan sağlanabilen geliştirilmiş kapsama alanı ve kullanıcı tatmini olacak.
UMA-temelli hizmetler ise özel cihazlar gerektirmekte. Ayrıca Wi-Fi üzerinden ses aktarımı kullanıcıları da UMA-temelli hizmetlerde bozuk bağlantılarla karşılaşabiliyorlar. Lisanslandırılmamış spektrum üzerinden sağlanan servisler Wi-Fi bağlantı noktalarının yaygınlığına karşın radyo frekanslarına karşı daha hassas olma eğilimindeler. Uzmanlar, tek modlu cihazların her zaman dual modu olan cihazlardan daha fazla olacağını ve networklerin LTE?ye doğru ilerlediğini not ediyorlar. Dolayısıyla, lisanslı spektrumlar üzerinden kaliteli iç-mekan kapsama gitgide daha çok önem kazanacak.
Sorunlar
Bu sayılan avantajlarına karşın, femtocell'ler henüz yolun başında ve operatörlerin femtocell'leri kullanmaya başlamalarından önce çözülmesi gereken bir dizi işletme, teknik ve düzenleme sorunu var.
Günümüzde sağlayıcılar entegrasyon meselelerini çözmek için üç yaklaşımdan birisini seçmekte. Bu üç yaklaşım ise: 3G ile aynı IP tünelleme protokolünü kullanarak miras RNC'ye bağlanmak; UMA gibi bir bağlantı protokolü veya bir konsantratör kullanmak; veya femtocell'leri desteklemek üzere IMS veya SIP kullanmak.
ip.accecss firmasından Tiller'a göre bir başka sorun ise femtocell baz istasyonu ile makro baz istasyonu arasında muntazam bir değiş-tokuş sağlamak.
Ticari açıdan ise femtocell sağlayıcılarının erişim noktası ücretlerini şu anki birim başına 200 dolar fiyatından Wi-Fi nodları ile kıyaslanabilecek bir fiyat olan 100 dolar civarına çekmeleri gerekiyor. Bu gerçekleşmediği sürece tüketici pazarı şekillenmeyecek.
Pazarın bir anda patlama yapabilmesi için femtocell erişim noktalarının da ayrıca kolay kurulabilir olması gerekmekte.
Bazı ülkelerde yer alan operatörlerin de ev içinde lisanslı spektrum konuşlandırmalarını yönetebilmek üzere yasal düzenleme engellerini aşmaları ve yerel emisyon yasalarına uyum sağlamaları gerekecek. Örneğin Japonya'da şu anki yasal düzenlemeler femtocell'leri illegal hale getirmekte zira, lisanslı bir frekansta işlem gören bir ekipmanı yüklemek için lisanslı bir teknisyen zorunluluğu bulunmakta. NTT DoCoMo sözcülerinden birisi buna ek olarak uçtaki kullanıcıların evlerinde bir femtocell baz istasyonu kurabilmek için lisans başvurusu yapmaları gerektiğini bildiriyor.
Tüm çekincelere ve belirsizliklere rağmen femtocell'lerin yaygın ticari konuşlandırmasının 2008'de hızla başlayacağı ve mobil endüstriye uzun vadeli pek çok sonuç getireceği öngörüsünde bulunuluyor.