Ayak bileği burkulmaları ve ilk önlemler
Ayak bileği bağ burkulmaları sportif ve günlük yaşamda en sık görülen yaralanmalardır. Uluslararası alanda yapılan çalışmalar da hergün 27000 ayak bileği bağ yaralanması olduğu bildirilmiştir. Başka bir deyişle her gün 10000 kişiden birinin ayak bileği burkulmaktadır. Bunların en az yarısı ciddi burkulmalardır. Ve bu yaralanmalara ciddi yaklaşmak ve de gerekli önlemleri almak şarttır.
Bu yaralanmalar sporcularda da sık görülmektedir. Basketbol yaralanmalarının % 45’i; futbol yaralanmalarının% 30’u, atletizm yaralanmalarının% 25’i ayak bileğinde ekleminde gelişir. Ayak bileğinde oluşan yaralanmalarının% 75’i bağ yaralanması olup, bunların da% 85’i ayağın içe doğru burkulması ile olur ki bunun sonucunda da dış yan bağlar yaralanır. Eğer sporcularda da yaralanmadan sonra koruyucu önlemler alınmazlarsa burkulma sık sık tekrar eder. Bu da eklemin kıkırdaklarında bozulma ile sonuçlanır. Sonuç aktif sportif yaşamın uzun süreli kesintisine uğramasıdır.
Anatomik olarak ayak bileği bacağın iki uzun iki uzun kemiği olan tibia ( kalın ) ve fibula (ince ) nın talus ( aşık kemiği ) ile oluşturduğu eklemdir. Dış tarafta 3 bağ , iç tarafta ise tek ve kuvvetli deltoid bağ vardır. Daha önce belirttiğimiz gibi, daha zayıf olan dış yan bağlar çok daha sık yaralanırlar. İç yan bağ yaralanmaları daha seyrektir ama daha ciddidir ve iyileşmeleri daha uzun sürer.
Burkulma bir bağ hasarını ifade eder. Hafif yaralanmada (1.derecede) bağda yırtık yoktur, sadece lifleri esnemiştir, uzamıştır. II.derece (orta) yaralanmada bağın bazı lifleri kopmuştur.III.derece (ciddi) yaralanmada bağda tam kopma söz konusudur. Ayak bileğinde en sık yaralanan bağ dıştaki ön bağdır . Ciddi, yani III.derece burkulma hem dış ön hem de orta bağın kopmasını ve dolayısıyla eklemde gevşekliği ifade eder.
Ayak bileği burkulmalarında öncelikle yaralanmanın ciddiyeti hakkında fikir sahibi olunmaya çalışılmalıdır. Hafif bir burkulmada olarak algılayıp soğuk uygulama ve bandaj ile , sporcunun oyuna devam etmesine izin vermek sakıncalı olabilir. Muayenede belirgin eklem gevşekliği varsa ve koşmaya çalıştığında ciddi bir ağrı ve topallama oluyorsa sportif veya o andaki aktivasyonuna devam edemeyecek demektir. Ayak bileği hemen şişerse ve hareket kısıtlılığı gelişirse eklem içi kanama olasığı yüksektir.
Çoğu burkulmada başlıca acil tedavi , istirahat, soğuk uygulama, elastik bandaj uygulaması ile kompresyon ve bacağı yüksek bir yere koyarak elavasyon dan oluşur. Yaralanan bölgeyi ek hasarlardan korumak için koltuk değneği ve hafif ateller kullanılmasında yarar vardır. Soğuk veya buz uygulaması şişmeyi azaltmak ve çabuk iyileşmeyi sağlamak için hemen uygulanmalıdır. Bunun için her saatte 15 veya 20 dakikalık uygulamalarla, buz torbasını bir havluya sararak yapılır. Bu, duruma göre 1-3 gün sürebilir. Bu süreç içerisinde kesin tanı konulmalıdır. Yere basıldığında yani yük verildiğinde ağrı olduğu sürece o bacak üzerine yük verilmemelidir. Rehabilitasyon yaralanmanın ciddiyetine göre 1-4 hafta sürebilir.
Spora döndükten sonra bir süre tekrar burkulma riski yüksektir. Genellikle ikinci burkulma birinciden, üçüncü burkulma ikinciden daha kötüdür. Bu nedenle yeterli iyileşmeyi sağlamak için yaralanmadan sonraki 6 hafta bandaj veya bileklik kullanılması uygun olabilir. Ayak bileği burkulması kötü bir yaralanma değildir, fakat rehabilitasyonla tedavi edilmesi gereken bir yaralanmadır. Sadece istirahat, bandaj ve ilaçla tedavi edilecek bir yaralanma değildir. Böyle tedavi edilirse sıklıkla kronik ayak bileği gevşekliği gelişebir.